30 Ocak 2007 Salı

Aşure


Muharrem ayı aşure ayı olarak biliniyor, dün de aşure günüydü yani 10 Muharrem. Peygamberlerin yaşadığı önemli olaylar bugüne denk geliyor, bir de tabi kerbela...


Konya'da öğrencilik yıllarında yılın bu ayında komşulardan aşureler bekler, gelen tabak tabak aşureleri zevkle yerdik. Gerçi bazıları neredeyse sadece pirinç kullanmış olurdu ama bazısına da yemeye doyamazdık. Bu sene ben de kendim yapmak istedim aşureyi. Nedense bu tatlı çorbayı çok sevmeme rağmen şimdiye kadar yapmak aklıma gelmemişti. Nasıl yapacağıma dair diğer bloglardan tarifler okudum, bir de üstüne babamı arayıp sordum ve kendi zevkime göre pazar günü ilk aşuremi yaptım. Kendi zevkime göre diyorum çünkü bence malzemelerin çeşidi ve miktarı buna göre olmalı. Ben mesela nohutu az, buğdayı ve kuru meyvesi çok seviyorum. Antep'de pekmez koyarlar aslında tatlandırıcı olarak. Ama bence tamamı veya çoğu pekmez olunca acıya kaçan bir tadı oluyor. Bu yüzden ben pekmez miktarını az tuttum. Diğerleri de ölçülü değil, gözümün gördüğü, gönlümün istediği kadarını koydum. Ama size aşamalarını anlatmak istiyorum


Aşure için kullanılan temel 3 bakliyat var: Buğday, nohut ve kurufasulye. Normalde 1 ölçü buğray için yarımşar ölçü nohut ve kurufasulye kullanılıyor. Ama tabi zevkinize göre değiştirebilirsiniz. Bu üç bakliyatı bir gün önceden suya ıslamanız gerekiyor. Islama olayını soğuk suya koyduktan sonra ocakta bir-iki taşım kaynatıp o suda bekleyecek şekilde yaparsanız daha iyi oluyor. Sonra ayrı ayrı pişiriyorsunuz ben size düdüklüyü tavsiye ederim. Zira (özellikle kuru fasulye) çok geç pişiyor. Benim önceden pişmiş ve buzlukta bekleyen buğday ve nohutum vardı, onları kullandım.


Pişmiş bakliyatları bir araya getirip üzerini su ile tamamladıktan sonra kaynara çıkınca altını kısıyoruz ve 5-10 dk kadar daha birlikte kaynatıyorsunuz.


Sonra bunların üzerine dilediğiniz miktarda, kuru kayısı, kuru incir, kuru üzüm yıkayıp küçük küplere bölerek ilave ediyorsunuz (kuru incirle kuru kayısıyı 1 saat önceden ılık suda ıslı bırakın)


Ben kuru meyvelerle birlikte fındık ve çubuk tarçın da attım tencerenin içine. Bir de birkaç tane karanfili küçük bir cezvede az su ile kaynatım biraz da bu karanfil suyundan kattım. (eğer fındıklar kavrulmamışsa teflon bir tavada kendiniz kavurup temiz bir bez veya kağıt peçetenin içine alıp kabuklarını soyabilirsiniz)


Aşurenin kuru meyvelerle birlikte 10-15 dk kadar kaynaması yeterli geliyor.


Sonra şeker miktarını ayarlıyoruz. Burada dikkat edilecek şey şeker miktarı soğuyunca tadında bir azalma oluyor. Ben önce rengini çok koyultmayacak miktarda pekmez ekledim, sonra da şeker ilave edip tadını kontrol ettim.


Bu aşamaları yaparken su miktarını ayarlayabilirsiniz, azalma olursa kaynar su takviyesi yapabilirsiniz

Şekerle birlikte de 5-10 dk kaynadıktan sonra çorbanın kıvamı için nişasta eklememiz lazım. Ben 1 su bardağı buğday kullanarak yaptığım aşure için 1,5 yemek kaşığı buğday nişastası kullandım. Nişastayı az suda eritip aşureye katıyorsunuz. Bir 5 dk kadar daha ocakta tutup altını kapatıyorsunuz.

10 dk. dinlenen aşureleri kaselere paylaştırıp fıstık, susam, nar taneleri ile süsleyebilirsiniz.


İlk yapmanın acemiliği ile sanırım çok az yapmışım, sadece yemek tabağı ile bir komşuma bu aşureden verebildim. Bir de 3 kase kadarını ayırdım bugün kayınvalidemlere götüreceğiz. Geri kalandan da 2 kase çıktı. En kısa zamanda yeniden yapacağım inşallah. Pişmiş buğday ve nohut olduktan sonra bana çok zor gelmedi. Sadece pişene kadar başında bekleyip ha bire kontroller yapıp bişeyler eklemek gerekiyor :)

24 Ocak 2007 Çarşamba

Elmalı Tepeler


Bu haftaya başlarken yeni şeyler de yapamıyorum blogda yayımlayabilecek diye düşünüyordum. Buna karşın zaman ve mecalim de olmadığından bir süre de böyle dursun bakalım diyordum. Ama dün işyeri arkadaşlarımızdan ikisinin doğumgününü kutlamak için evde pasta yapıp getiren sevimli arkadaşım Arzu'nun pastası okadar hoşuma gitti ki son 3 parçayı hemen bir tabağa alıp pencerenin önüne koştum. Makinam yanımda değildi ama arkadaşın makinası ile hemen çekmeye koyuldum. Bu sırada diğer arkadaşlar benim bu halimi bildiklerinden çok yadırgamadılar ama takılmayı da ihmal etmediler. Biz de artık işi espriyi döktük: "biz yemeği yemeden önce fotoğraflarız" diyip geçiyoruz (eşimle birlikte). Çünkü yemeklerin fotoğrafını çekmek insanlara tuhaf geliyor. Bu tarifte aslında çikolatalı puding kullanılıyor ve üzerine de hindistan cevizi serpiliyormuş. Böylece sanki dağların üzerine kar yağmış gibi bir görüntüsü oluşuyormuş. Ama doğumgünü çocuklarından :) birinin çikolata ile arası olmadığından puding olarak muzlu puding, süsleme olarakta Antep fıstığı kullanmış. Bu haliyle de çok beğendim (hatta ben 2 parça yedim) ama çikolatalısından denemeyi isterim. Bu arada ismi ben uydurdum, asıl ismi nedir bilmiyorum. Elmalı Tepeler Malzemeler
  • 2 adet elma (elmalar ekşi olmamalı)
  • 2 pakete yakın petibör bisküvi
  • 1/2 su bardağı iri çekilmiş ceviz içi
  • 1 paket puding (muzlu veya çikolatalı)
  • Puding için 1 bardak süt+1 bardak su
  • Süslemek için hindistan cevizi veya fıstık
Hazırlanması:
  • Elmaları soyup rendeleyin (blendırdan geçirmeyin). İçine bisküvileri kırın, cevizi ekleyin ve hepsini elinizle karıştırın. (Bisküvi miktarını tam yazmadım, yumuşaklığına göre bisküvi miktarını ayarlarsınız)
  • Hazırladığınız karışımı kenarlı bir borcam tepsiye toplar yapıp ara ara dizin.
  • Pudinginizi 1 bardak su+1 bardak sütle hazırlayın (Su konmasının sebebi pudingin daha katı olmasını sağlamasıymış. Eğer daha fazla ölçü yapacaksanız 1 bardak süt gerisini su kullanılmasını söyledi arkadaşım)
  • Hazırlanan puding biraz bekleyip koyulaşması gerekiyor. Koyulaştıktan sonra (ılıması yeterli sanırım) borcama dizdiğiniz bisküvi toplarının üzerine pudingi dökün. Üzerini istediğiniz şekilde süsleyip servis yapana kadar buzdolabında saklayın.
Çok güzel ve pratik bir pasta olmuştu. Ellerine sağlık arkadaşım.

17 Ocak 2007 Çarşamba

Alaca Çorba


Bu çorba Gaziantep'de kışın çok yapılır. Hem tahıllar yönünden zengin hem de yazdan hazırlanan kuru acı biberlerle çok lezzetli. İçinde tarhun baharatı kullanılıyor ve ayrı ve çok güzel bir tat veriyor. Mütevazi bir akşam yemeği için tek başına bile yeterli. Üstelik içine konulan nohut ve döğmeyi (buğday) önceden pişirip derin dondurucunuzda saklarsanız eğer çok pratik bir yemek.


Alaca çorba

Malzemeler:

  • 1 su bardağı döğme (aşurelik buğday/yarma)
  • 1/2 su bardağı nohut (veya eğer varsa 1 su bardağı haşlanmış nohut)
  • 1/2 su bardağı yeşil mercimek (ben koymadım)
  • 3-4 tane kuru biber (ben yazdan kuruttuğumuz dolmalık biberlerden kullandım)
  • 1,5 yemek kaşığı salça (biber+domates)
  • 1 büyük soğan
  • 1 tatlı kaşığı kuru tarhun
  • 1 çay kaşığı pulbiber
  • 1/2 çay bardağı (50 ml.) zeytinyağı
  • karabiber, su
Hazırlanması:
  • Dövmeyi bir gece önceden suya ıslayın (eğer pişmiş nohutunuz yoksa nohutu da bir gece önceden ıslayın, ıslatırken ılık su kullanın). Kuru biberleri de suda 1-2 dk. kaynatın ve onu da kaynadığı suda ıslı bekletin.
  • Dövme ve nohutunuzu yumuşayana kadar pişirin.
  • Önceden pişirdiğiniz nohut ve dövmeyi buzlukta saklayabilir, çorba yapacağınız zaman kullanabilirsiniz. Eğer pişmiş dövme ve nohut kullanacaksanız ikisini bir tencereye alıp üzerine sıcak su koyup aşağıdaki adımları takip edebilirsiniz.
  • Dövme ve nohutun üzerine biberi, yarım halka şeklinde doğradığınız soğanı, kullaniyorsanız (ayrı yerde pişirdiğiniz) yeşil mercimeği ve biraz suda ezdiğiniz salçayı ekleyin. (Suyu eksikse kaynar su ile tamamlayabilirsiniz.)
  • Yemek kaynadıktan sonra altını kısıp soğanlar yumuşayana kadar pişirin. Pişmesine yakın tuzunu ve karabiberini katın. Eğer salçası az gelirse tamamlayabilirsiniz.
  • Küçük bir tavada zeytinyağını ısıtın (iyi ısınsın). Bir kepçeye pulbiber ve tarhunu koyun. Kepçenin içine ısınmış yağı döküp çorbaya ilave edin.

15 Ocak 2007 Pazartesi

Pirinçli Börek



Bu tarif tam bir Antepli diyor Ayfer Ünsal kitabında. Daha önce yediğim hatta sevdiğim bu börek bizim evde nedense hiç yapılmazdı bilmem. Ama pirinç etkinliği için ne yapsam diye düşünürken sevgili hemşehrim blogcu arkadaşım Rabia'nın önerisi ile karar verdim ben de bu böreği yapmaya. Aslında ne zamandır yapmakta istiyordum zaten ama etkinlik için nedense aklıma gelmemişti. Cumartesi günü tam gün çalıştıktan sonra akşamın 7 sinde eve varıp yemekle birlikte bununla da uğraşırım niyetiyle dolaptan kıyma çıkardım, soğan soydum. Pirinç almak için kilere uğradığımda ise bir de ne göreyim! Pirinç kalmamış. Evde fazla pirinç tüketmediğimizden hiç aklımıza gelmemiş geçen hafta sonu sonunu kullandığım pirincin yenisini almak. Eşim yemekten sonra alıp gelmeyi önerdi ama bizim yemekten kalkmamız 8:30 u bulduğu için biraz üşendim açıkcası. Pazar günüde annemlerle yeni açılan Metro'ya gideceğimiz, ordan da annemlere geçeceğimiz için evde yapma imkanım kalmıyordu. Ben de sabah kalkınca anemleri aradım. Onlarda pirinçli börek yapmayı önerdim. Annem marketten eve dönünce yetişmez dedi ama şimdi pilavını ve hamurunu baban hazırlarsa dönüşte de kızartırız dedi. Babamdan da onay çıkınca onlar sabahtan pilavı ve hamuru hazırladılar saolsunlar. Ben de gidince börekleri açtım ve yağda kızarttık.

Ben aslında bu tarifi Ayfer Ünsaıl'ın kitabına göre yapacaktım ama babam hamuru normal maya katarak hazırlamış. Anneannem eskiden bu şekilde yaparmış. Ama ben her iki hamur tarifini de vereceğim size. Arzunuza göre deneyebilirsiniz.

Malzemeler: (32 adet)

İçi için:

  • 1 su bardağı pirinç
  • 150 gr. kıyma
  • 1 adet soğan
  • 1 tatlı kaşığı hasbir (safran)
  • tuz, karabiber, sıvıyağ
  • 1.5 bardak kaynar su
Hamuru için (Bizim kullandığımız)
  • 4 su bardağı un
  • 1 kuru maya
  • Nohut kadar karbonat
  • Tuz ve su
  • Hamuru açarken kullanmak için bir miktar un
Diğer Hamur tarifi (biz bu şekilde yapmadık ama dilerseniz siz hamuru yukardaki gibi değil de bu şekilde yapabilirsiniz)
  • 500 gr. un
  • 1/2 (yarım) çay bardağı yoğurt
  • 1/2 çay bardağı zeytinyağı
  • 1/2 yumurta (bence küçük bir yumurtanın tamamını kullanabilirsiniz)
  • 1/2 tatlı kaşığı pudra şekeri
  • 1/2 çay kaşığı karbonat
  • 1/4 (çeyrek) kahve fincanı sirke
  • Tuz ve su
Kızartmak için sıvıyağ



Hazırlanması:
  • Pilav için kıymayı az yağ ile kavurmaya başlayın, rengi değiştikten sonra küçük doğranmış soğan ilave edilip birlikte pişinceye kadar kavurun. Üzerine pirinci ilave edilip o da seffaflaşana kadar kavrulur ve üzerine suyu ilave edilir, safran, tuz ve karabiber atılıp pişirilin.
  • Pilav soğuduğu sırada hamur için geniş bir kaba unu koyun ve için kuru maya, karbonat ve tuzunu atıp karıştırın. Ortasını havuz gibi açıp azar azar su dökerek unu hamura karıştırarak yumuşak bir hamur hazırlayın. Üzerini örtüp ılık bir ortamda 45 dk-1 saat mayalandırın.
  • Mayalanma sonunda neredeyse 2 katına çıkan hamuru biraz daha yoğurup gazını alın.
  • Hamurdan ceviz büyüklüğünde veya daha küçük bezeler alıp (un ile birlikte) merdane ile fincan tabağı büyüklüğünde açın (hazır yufkadan kalın oluyor ama kızartırken kabaracağı için çok kalın bırakmayın. Bir tarifte anlatırken bıçak sırtı kalınlığında yazıyordu)
  • Açtığınız hamurun yarısına bir yemek kaşığı iç harçtan koyun ve diğer yarısını bunun üzerine kapatıp hamur birleştirici aletinizle, bir çay tabağı kullanarak veya elinizle bastırarak hamuru yapıştırın (biz elimizle yapıştırdık daha kolayımıza geldi, yalnız açılmaması için iyi yapıştırmalısınız)
  • Kızgın yağda börekleri kızartın.
Not-1: Eğer diğer hamur tarifini denemek isterseniz tüm malzemeleri katıp yumuşak bir hamur yoğurup hemen böreği yapabilirsiniz. Yalnız pilav soğumuş olmalı.

Not-2: Bizim bu ölçülere göre neredeyse hamur ve pilav denk geliyor. 4 adet hamur için pilav bitmişti. Onları da pişi gibi iç harçsız kızartabilirisiniz.

Pirnç Ye #18

Bu ayki pirinç etkinliğinin tüm tariflerine buradan ulaşabilirsiniz. Etkinliğin ev sahibi Sonia'ya teşekkürler.

Pirinçli Börek

10 Ocak 2007 Çarşamba

Şehriyeli Çorba



Tavuklu Şehriyeli Çorba (10/12 kişilik)

Malzemeler:
  • 6 adet tavuk baget
  • 1 su bardağı arpa şehriye
  • 1 adet kuru soğan
  • yeşil biber, domates, salça ve baharatlar
  • tavuk suyu
  • sıvıyağ
Hazırlanması:
  • Tavukların derisini ayırıp yıkayın, tencereye alıp üzerine suyunu ilave ederek pişirin
  • Pişen tavukların etlerini ayıklayıp küçük küçük doğrayın
  • Tencereye sıvıyağınızı koyup ısıtın, üzerine yemeklik doğradığınız soğanları ve küçük küçük doğradığınız biberleri atıp kavurun.
  • Soğan ve biber solmaya başlayınca salçanızı ekleyip onu da bir süre karıştırarak kavurun. Üzerine kabuklarını soyup küçük küçük doğradığınız domatesleri ve pulbiberi ilave edip 1-2 dk daha kavurmaya devam edin.
  • Üzerine tavuk suyunu ilave edip (eksik kalırsa normal su ile de tamamlayın) kaynara çıkmasını bekleyin
  • Kaynamaya başlayan suya şehriyeleri de ilave edin kaynadıktan sonra altını kısıp şehriyeler pişene kadar ocakta tutun (5-6 dk. da pişer ama siz kontrol ederek altını kapatın). Pişmesine yakın tuz ve karabiberini ekleyin.

5 Ocak 2007 Cuma

Krepli Börek


Yeni yıla giriyoruz derken ilk haftasonu geldi bile. Bazen hayat o kadar koşturmalar içinde geçiyor ki arada, zamanı yakalamak adına, yapılan mutluluk verici şeyler de olmasa bir şey anlayamadan yaşayıp gideceğiz sanırım.

Yukardaki tarifi Hatice’nin krep bohçalarından esinlenerek yaptım. Bir bayram sabahı kahvatılık hazırladığım için tarife bakma imkanım olmadı. Ben de bildiğim krep hamuru ile patatesli bir iç hazırlayarak değişik bir kahvaltılık ortaya çıkardım. Değişik kahvaltılıklar arayanlara çeşitli iç harçları ile birlikte denmeleri önerilir: mesela sucuklu, sosisli, patates+peynirli v.b.

Krepli Sarma Börek


Malzemeler (3 adet)

Krep için
  • 1 yumurta
  • 1 çay bardağı süt
  • 1 çay bardağı un
  • 1 çay kaşığı kabartma tozu
  • 1 tatlı kaşığı (silme) şeker
  • Çay kaşığının ucu ile tuz
  • Tereyağı veya sıvı yağ
İçi için

  • 2 küçük patates (bize içi biraz fazla geldi, isterseniz siz de 1 adet çok küçük olmayan patates kullanabilir veya patatese ek olarak peynir kullanabilirsiniz)
  • Tuz, karabiber, pulbiber
  • Üzeri için kaşar peyniri ve dilerseniz tereyağı
Hazırlanması:

  • Patatesleri soyup yıkayın ve halka halka doğrayıp haşlayın. Haşlanmış patateslerin suyunu süzüp bir çatal veya bardak ile ezin, içine 1-2 çay kaşığı tereyağı ekleyip patatesin sıcağı ile tereyağının erimesini sağlayarak karıştırın (dilerseniz bu aşamada kaşar peyniri rendesi de koyabilirsiniz). Tuzunu, karabiber ve pulbiberini de ekleyerek iç harcı karıştırın.
  • Krep hamuru için bir kaseye yumurtayı kırıp çatalla çırpın, üzerine süt, tuz ve şekerini de ekleyip çırpmaya devam edin. Daha sonra un ve kabartma tozunu da ekleyerek pürüz kalmayacak şekilde çırpıp kek hamurundan daha akışkan bir hamur elde edin.
  • Teflon bir tavaya sıvıyağ veya 1 çay kaşığı tereyağı koyup eritin. Tüm tavaya bu yağı gezdirdikten sonra bir kepçe krep hamurunu tavaya dökün. Tavayı eğerek hamurun tavaya yayılmasını sağlayın. Krepin bir tarafı pembeleşip piştikten sonra tahta bir spatula ile krepi ters çevirin (ben bu aşamada diğer yüz için de tavaya yağ koydum)
  • Pişen krepi bir servis tabağına alın yarısına iç harçtan yayıp sarma gibi sarın ( kenarlarını katlamadan). Ucu alta gelecek şekilde yerleştirin ve tüm krepleri bu şekilde hazırlayın
  • Böreklerin üzerine dileseniz küçük tereyağı parçaları ve kaşar rendesi döküp mikro dalga fırın veya normal fırında kaşarlar eriyene kadar tutup sıcakken servis yapın.

Ek: Bu börek için yeni bir iç denedim ve onu daha çok sevdik. Şimdi hep o şekilde yapıyorum. Bunun için patatesi çiğ olarak rendeleyip biraz sıvıyağda teflon tavada kavurarak pişiriyorum ve altını kapatıp içine rende kaşar ve pulbiber ekliyorum. Bu harcı hem krep içi olarak hem de hazır yufkadan gözleme yapmak için kullanıyorum çok lezzetli oluyor.

Bunlar da ilginizi çekebilir:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...